Bir kadın olmanın zorluklarını kadın olarak değil henüz 19 yaşına basan genç bir kız olarak biraz anlatabilirim sanırım. Tabii ben ne kadar anlatsam da bir o kadar anlaşılmayacak. Örneğin benden başka herkesin üzerimde söz hakkına sahip olması, benim adıma kararlar vermesi, herkesin istediği gibi davranıp yakınlaşabileceğini düşünmesi… Baskıyla, şiddetle kontrol etmeye çalışmaları. Hayalini kurduğun mesleğe sahip olmak için büyük bir heyecanla gittiğin okuldan “sen kızsın okuyamazsın”, “senden olmaz yapamazsın” diyerek alınmak.
Merakla, hevesle başladığın bir iş yerinde “bu kadın işi değil, başka bir iş mi bulamadın?” diyerek dışlanmak. Fiziksel olarak kendini üstün görenlerden “karşılık veremezsin” diye tacize uğramak. Gerektiğinde egolarını tatmin etmek için çoğu zaman alttan almanın, sessiz kalmanın ne kadar zor olduğunu bilemezsiniz.
Hep Hatayı Kendimizde Arıyoruz
Erkeklerin birkaç saat sonra unutacağı bu davranışlar, bizde yıllarca unutamayacağımız büyük izler bırakıyor. Kendini beğenmemek, yetersiz görmek, özgüvensiz olmak, yapamama korkusu… Hep kendimizde arıyoruz hatayı ama.
“Bu kadın işi değil” denilen her işte bir kadının olması. “Bu senin işin değil” denilen bir işte 19 yaşında bir kız olarak çalışmam. Tabii ki bunların yanı sıra sorumluluklarımız da var. Evimizle, ailemizle ilgili. En önemlisi bir abla olarak kardeşimle ilgili.
Fiziken güçsüz olduğumuz için birçok alanda bu kadın işi değil düşüncesiyle dışlanıyoruz. Bazı konumlar işler için yetersiz bulunuyoruz. Birçok alanda küçümseniyor, yok sayılıyoruz. Bulunduğumuz her ortamda insanlarla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Fiziken güçsüz olduğumuz için birçok iş dalında önümüz açılmıyor. Ama bir kadın olarak istediğimizde her işi yapabilecek potansiyele sahibiz.
Her Koşulda
Günümüzde her alanda erkeklerle aynı işleri yapıyoruz. Birçok alanda yok sayılsak da zorlu şartlar altında fabrikalarda, ofislerde, sanayilerde üretken bir birey olarak çalışmaya devam ediyoruz. Gücümüz, aklımız, becerilerimiz küçümsense de her alanda birer başarı icra ediyoruz. Bunlara rağmen hak ettiği değeri göremiyor, saygı duyulmuyoruz. Bu yüzden zordur kadın olmak. Her koşulda ve şartta boyun eğmen bekleniyor. Büyük bir cesaret isteyen, bazen acı verici…Herkesin üzerinde söz hakkına sahip olması. Durmadan kötü eleştirilere maruz kalmamız. Kendi gücümüzün farkında olmalıyız. Bütün ön yargıları kırmak, şartları değiştirmek için. Yeni alanlarda yeni başarılar elde etmek için. Bu yüzden bir kadın mutlaka çalışmalı. Göründüğümüzden daha fazlası olduğumuzu ispatlamak için. Kadın olmak görmezden gelinen bir meslek. Meydan okuma, direnç işi. Bazen bir şeyleri yapamayabiliriz ama deniyoruz. Keşke herkes bunu anlasa, kadınların üzerindeki bu baskı azalsa ve keşke bütün kadınlar da korkmadan istedikleri gibi yaşayabilse.
