Bir stadyumdan içeri ilk adım attığınız anı hayal edin. Yeşil sahanın sizi ilk defa karşıladığı, duygu yoğunluğunun ekrandan çok daha farklı olduğunu anladığınız, kendinizi binlerce insanla aynı hisleri paylaşırken düşünün. Sadece içerideki ruhuyla değil, dışarıdan bakıldığında bile milyonlarca insanın hayallerini ve tutkularını yansıtan, enerjiyle dolu yapılar stadyumlar.
Yakın dönemde konsept tasarımını geliştirdiğimiz stadyum projesinden ilhamla, modern bir stadyumda dikkat edilmesi gereken temel tasarım ögelerini inceleyeceğiz.
Modern Stadyum Kavramı
Orijini M.Ö. 2500 yılına dayanan futbol, kural ve izlenme şekli açısından bugünkü kimliğini 19. yüzyılda edindi. Özellikle Avrupa’da yaygınlaşan bu oyun, geniş kitlelerce karşılık bulmasının ardından çok sayıda izleyicinin bir arada tuttukları takımı destekleyecekleri yapılar olan stadyumları doğurdu. Aslında Antik Yunan ve Roma Dönemi’ndeki yapılardan çok da farklı olmayan bu yapılar, futbol sahası biçim ve ihtiyaçlarına göre şekillenerek 19. yüzyıl sonunda modern stadyum yapılarını ortaya çıkardı.
1870’li yıllardan günümüze sürekli olarak büyüyen futbol endüstrisi, stadyumların genişletilmesi, daha çok ihtiyaca cevap verecek şekilde tasarlanması veya restore edilmesi gibi birtakım sonuçlar doğurdu. Temeli 100 yıldan öncesine dayanan hepimizin bildiği statlar sırasıyla restore edilirken, futbolla yeni yeni tanışan bazı ülkeler ise yeni yaptıkları modern stadyumlarla bu oyuna farklı bir boyut kazandırmış durumda. Sporla birlikte bambaşka bir perspektif kazanan bu yapılar, oyunun ritmini ve atmosferini saran kütleler olmanın yanı sıra, bulundukları kent için adeta bir odak noktası haline gelmeye başladılar.
Santiago Bernabéu Stadyumu
Şehrin Siluetine Dokunan İkonlar
Stadyumlar bazı şehirler için o kadar önem taşır ki, maç günleri dışında bile turistik olarak en çok ziyaret edilen yerler haline gelmiştir. Dünyadan birçok örneğini sayabileceğimiz bu yapılar, kimi zaman bulunduğu yerin sembolü haline gelmiş, kimi zaman da panoramik şehir görsellerinin ikonu konumundadır. Haliyle, stadyumun dış tasarımı, içinde bulunma fırsatı olmayan şehir sakinleri ve turistlerin bile dikkatini çekmektedir.
Ancak mimari anlamda stadyum tasarımı yalnızca dış kabuk ve iç mekândan çok daha fazlasının düşünülmesini gerektirmektedir. Erişilebilirlik, şehrin kentsel ve doğal peyzajıyla olan çevresel uyumu, güneş ve rüzgar yönlendirmeleri, üstünde yapılı olduğu arazi gibi konular alan seçimi ve yönlendirme anlamında temel teşkil etmektedir.
Binlerce insanın çok hızlı biçimde girip çıkmasına olanak sağlayan ve herhangi bir acil durumda dolaşım yönetiminin detayları düşünülen bu yapılar ana strüktürün kendisinden çok daha fazlasıdır. Son yıllarda önem kazanan diğer başlıklar ise, çevresel entegrasyon ve sürdürülebilirlik başlığı altında, güneş panelleri ve yeşil çatılardan oluşan tavanlar ya da bulunduğu coğrafyaya göre su yönetimi gibi iklim uyumluluğunu sağlamış modern tasarımlardır.
“Mabet” ve Dış Kaplama
Taraftarların kendi stadyumlarının önemini vurgulamak adına mabet dediği stadyumlarda, dayanıklılık ve işlevselliğin ön plana çıktığı gelişmiş malzeme ve yöntemlerle çarpıcı yapılar oluşturulmuştur. Dış kabuk tasarımında çok çeşitli malzemeler kullanılsa da, son yıllarda yenilenen ünlü stadyumlarda metal kaplama ve cam panellerin daha çok kullanıldığını görüyoruz. Modern estetiğin yansıtılması adına yapılan bu tercihler, tasarımsal olarak organik formlardan esin alarak aynı zamanda o tasarıma uygun üst düzey mühendislik çözümleriyle taraftarlarının duygularına layık yapılar olarak yükseliyor.
Bulunduğu şehrin veya kasabanın kültürel simgesi haline gelen bu yapılar, yenilenme ihtiyacı ortaya çıksa ve bazı gereksinimlere cevap veremez hale gelse bile, şehir sakinleri tarafından kolayca terk edilemez. Bunun en çarpıcı örneklerinden biri, ikonik merdivenleriyle tanınan Milano’daki San Siro Stadyumu’dur. Yakın zamanda yeni bir stadyum inşa etme fikri gündeme geldiğinde, Lombardiya Kültür Koruma Kurulu, bu simgesel yapının kültürel önemini dikkate alarak stadyumun korunmasına karar vermiştir.
İç Mekan Tasarımı
İşte o büyülü an: Kapıdan geçiş ve stadyumun tüm görkemiyle sizi karşıladığı an. Günümüzde maç izlemenin çok daha ötesinde bir role sahip olan stadyumlar, iç mekan tasarımları ve olanaklarıyla bu ihtiyaçlara cevap verme arayışındadır.
19. yüzyılda inşa edilen stadyumlarda saha görüş açıları, oturma kapasitesi gibi konular ön planda tutulsa da günümüzde ihtiyaçlar farklı bir noktaya evrilmiş durumda. Restoranlar, ortak dinlenme ve geçiş alanları, VIP odalar ve özel alanlar, bu alanları farklı katlara bağlayan merdivenler, engelliler için erişilebilir koltuk ve asansör tasarımları gibi birçok konunun ele alındığı iç mekanlardır. Artık yalnızca maç günleri misafir ağırlamak üzere değil, sahip olduğu kültürel önem nedeniyle bir müze, restoran ve hatta bazı stadyumlar için kurumsal toplantıların yapıldığı alanlar haline gelmiştir.
Bazı stadyumlar, kapasite ve akustik avantajları nedeniyle konser alanı olarak da kullanılmaktadır. Bunun sonucunda ise modern stadyumlarda hareketli, yukarı-aşağı veya geri çekilebilir saha ve oturma alanları tasarımın bir parçası haline gelmiştir.
Oyuncu Gözünden Stadyum
İzleyiciler gözünden temel unsurlara değindik ancak bu oyunun başrol oyuncularının stadyumu deneyimi bambaşkadır. Hepimizin merak ettiği, yalnızca özel yetkiyle girilen soyunma odaları, medya ve basın alanları modern stadyumlarda daha çok üzerinde durulan alanlar haline gelmiştir. Sporcuların soyunma odaları yeni gelişen teknolojik yöntemlerle uyumlu olarak genişletilirken, tıbbi ekipman ve dinlenme alanları “süperstar” oyuncuları memnun edecek şekilde yenilenmiştir.
Futbol endüstrisinin büyümesi, izleyici kitlesi ve medya çalışan sayısının artması sonucunda modern stadyumlarda medya çalışanları için daha geniş ve ayrıcalıklı alanlar tasarlanmaktadır. Medya çalışanları için sahaya engelsiz görüş sunulması ve teknolojik imkanlara erişim öncelikli tutulurken, yayıncı için farklı kamera ve sunum alanları geliştirilmektedir. Böylece, stadyum içinde yer almayan izleyici deneyimi de arttırılmaktadır.
Modern yapılar olarak tasarlanan stadyumlar, bugünlerde spor alanı olmanın ötesinde, bulundukları kent için ikonik bir yapı konumundadır. Bu yapılar, mimari yeniliği insan ruhuyla birleştirecek şekilde modern bir dönüşümden geçerken, yalnızca etkinliklere değil, unutulmaz anılara ev sahipliği yapıyor. Bize de yanından geçerken ya da boş stadyumları gezerken hayal kurmak düşüyor.
https://archup.net/saving-the-san-siro-from-demolition-due-to-its-cultural-significance