İNCELEME | ENDÜSTRİYEL STİL

MİNİMAL, FARKLI, MODERN

Bir mimar olarak kabul etmeliyim ki çoğu ortamda, bulunduğumuz mekanın dekorasyonuyla, günümüzün mimarideki yükselen trendleriyle ilgili sorularla, yorumlarla karşılaşıyorum. Bazen bu konu gittiğim bir restaurantın terası, bazen büyük bir otelin konsepti, bazen de kahve içtiğimiz mekanın ıslak hacim detayı dahi olabiliyor. Hem bir mimar hem de bir kullanıcı olarak kendimi çokça zaman çeşitli mahalleri yorumlarken buluyorum. Sonrasında beğenilerim sorulunca tek bir şey için işaret edemem belki ama bir kaç stile olan yakınlığımı düşünür hale geldiğimi söyleyebilirim.

Bu bültende, sizlerle onlardan biri olan, son zamanlarda en çok konuşulan stillerden biri haline gelen endüstriyel stili değerlendirmek istiyorum. Endüstriyel tarz, modern mimarinin özgün ve etkileyici bir yansıması olarak karşımıza çıkar. Sanayi devriminin estetiğinden ilham alan bu stil, ham malzemelerin ve işlevsel unsurların sergilendiği hacimler yaratılmasını sağlar. Beton, metal ve ahşap gibi doğal materyallerin bir araya gelmesiyle oluşan bu tasarım dili, sadece bir estetik tercih değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik ve fonksiyonelliği ön planda tutan bir yaklaşıma sahiptir. Bu yazıda, endüstriyel tarzın temel unsurlarını ve detaylarını keşfedeceğiz.

Nedir Endüstriyel Tarz?

Bu tarz, ağırlıklı olarak betonarme, prekast beton yüzeyler, dekoratif tuğlalar, açıkta bırakılan taşıyıcı konstrüksiyonlar gibi farklı malzemelerin, üzerinin kapatılma gereği duyulmadan bir arada kullanılmasında ortaya çıkan harmoniye yer veren bir mimari dekorasyon türüdür. Çoğu zaman eski bir fabrika yapısını, büyük bir depolama alanını, farklı işlevdeki binaları eski fonksiyonlarının dışında yaşam alanı olarak tasarlanan haliyle önümüze sunan bir yaklaşımdır. Aslında akımın esas aldığı temel parametre; eski, ticari veya sürdürülebilir bir yapıyı özgün haline zarar vermeden mimaride yeniden işlevlendirmek üzerinedir. Seçimleri minimal ve yalın olan bu stil ile tasarlanan alanların hissi fonksiyonellik, sadelik ama şıklık üzerine kuruludur. 

Detaylarına Gelince

Bu seçimleri yapı elemanları bazında incelersek, boyasız veya sıvasız kullanılan tuğla yüzeyler, dekoratif tuğladan örülmüş duvarlar, asma tavansız kullanılan mekanik aksamlar, açıkta bırakılmış taşıyıcı elemanlar, çelik kirişler, beton yüzeyler diye çokça çeşitlendirebiliriz. Buna ek olarak, malzemenin aslında ham ancak doğal haliyle bırakıldığı detaylarda öne çıkmaktadır. Örneğin; pürüzlü bırakılmış beton zeminler veya işlemsiz kullanılan ahşaplar bu stilin farkındalık yaratan seçimleri arasındadır. Kirişlerin, kolonların gizlenmek yerine yapının parçası haline getirildiği tasarımda dekoratif ürünlerin seçimi de taşıyıcıyla bir uyum içerisinde olacak şekilde yapılmaktadır. Dişli, boru, tava gibi elektromekanik unsurların tasarımın bir parçası olduğu konutlarda sanayi havası tasarıma farklılık katmaktadır. 

Ham Dekorasyon 

Demir, çelik, bakır gibi metal malzeme türleri konutun yapı elemanlarında da tefrişatında da sıkça tercih edilenler arasındadır. Metalin yanı sıra deri ve ahşap gibi malzemelerin ham haliyle kullanıldığı masa, sandalye ve koltuklar ve bunların bir kaçındaki tasarımların oldukça büyük bir cesaretle yapıldığı mimari seçimler endüstriyel stil içerisinde görmeye alışkın olduğumuz unsurlardandır. Tefrişatta olduğu gibi mimari çözümlemelerde de bu tasniflemeye girebilecek bazı nokta atışı özellikleri vardır. Bu tarzdaki yapıların genellikle asma tavan olmadan kullanılan, yüksek tavanlı, büyük pencereli eğer iki katlıysa aksesuar niteliğindeki bir merdivenle çözülmüş olduğunu söyleyebiliriz.

Temel yapı elemanlarını gözden geçirdiğimizde siyah, gri, antrasit gibi nötr tonların egemen olduğu bir renk paleti hakimken, birkaç cesur rengin ve dokunun da mekan içerisinde yıldızlaştığını söylesem abartmış olmam sanırım. Genel çerçevesinde minimal bir etki bırakan endüstriyel tasarım evler, süslemeden, fazla detaydan uzak duran, mekan içerisindeki hacmin yalın etkisini esas alan modern ve şık bir etkiyi esas almaktadır.

Endüstriyel yaklaşım, zamansız bir tasarım oluşturmak için en doğru seçimlerden biridir. Şıklığın, farklılığın ve fonksiyonelliğin altını çizen bu stille zamanla değişen trendlere ayak uydurmak oldukça kolaydır. Bunun yanı sıra, bazı ekollere minimalliğiyle ve şıklığıyla atıf yapan endüstriyel stili, farklı yaklaşımlarla da harmanlayarak sadece sizin zevklerinize hitap eden kişisel alanlar yaratmak mümkündür.

Çevre Dostu Yaklaşım

Endüstriyel stilin en belirgin özelliklerinden biri de sürdürülebilir olmasıdır. Geri dönüşümlü malzemeleri tasarımın parçası haline getirerek çevreye ve sürdürülebilirlik esaslarına saygı duyan bir yaklaşımı da yanında getirmektedir. Bu malzemelerin kullanım şeklini biraz açıklayacak olursak yapının ilk fonksiyonunda yer alan sanayi ekipmanlarını, yeni işlev içerisinde dekoratif amaçlı kullanan örnek oldukça çoktur. Yine kutular, kaplar, depolama rafları benzer işlevle mimari kompozisyonun bir parçası haline getirilmektedir. İlk işlevindeki boruları, tavaları; raf, sehpa, masa, aydınlatma armatürü ve benzeri olarak dönüştürerek hem stili devam ettirmek hem de atık malzeme oluşumunun önüne geçerek çevre dostu bir tasarım ortaya koymak mümkün olmaktadır. Bunun benzerini ahşap paletlerde, malzeme kasalarında da görebiliriz. Bunlardan da yatak, koltuk gibi tefrişler imal edilerek hem tasarıma özgünlük hem de sürdürülebilirlik niteliği getirilmektedir. İlk işleve ait olan, konut çizgisinin dışında yer alan büyük sac kapılar, sarmal kepenkler veya dev doğramalar, ilk halindeki şekliyle korunarak yine akımın etkisini hissettiren bir o kadar da malzeme değişimi yapmadığı için atık malzeme üretmeyen bir tavır izleyebilir.

Genel olarak söylemek gerekirse, diğer akımlara göre farklı bir tarza sahip olan bu yeni tasarımlar, stil bağlamını depo, fabrika, hangar gibi endüstriyel mekanlardan alırken sanayi tarzının işlevselliğini ve estetiğini birlikte sunan özgün bir yaklaşıma sahip olmasıyla kullanıcısına eşsiz bir deneyim sunmaktadır. 

 

Daha fazlası