
İNCELEME | ANADOLU’NUN GÖVDESİ: AHŞAP
Yüzyıllardır Anadolu’da yükselen her yapı, bir ağacın sessizce büyüyen gövdesinden doğdu. Taş toprağın sesi ise, ahşap onun nefesidir; kimi zaman meşe gibi sağlam, kimi zaman fındık gibi ince… Meşe cami kirişlerinde bir omurga olurken, kayın evin içini ısıtır, çam her köy evine girer, ceviz ise zarafetiyle konuşur. Her ağaç bir karakter taşır; ahşap sadece yapı değil, yaşanmışlık demektir. Ve biz, o geçmişin izini en çok bir tabureye oturduğumuzda hissederiz. Çünkü o tabure, sadece bir eşya değil; ustasının elinden geçmiş, zamanla şekillenmiş bir hatıradır. Ahşap, doğayla insan arasında kurulan en eski ve en derin bağdır.